08 Şubat 2025

Diğer üç yoldaş


Bu fotoğrafı daha önce çeşitli basılı kaynaklarda ya da internette görmüş olabilirsiniz.

2-6 Mart 1919 tarihlerinde Moskova’da düzenlenen Üçüncü Enternasyonal'in (Komünist Enternasyonal – kısaca Komintern) Birinci Kongresi'nde çekilmiş bu kare, Başkanlık Divanı üyelerini gösteriyor. Ayakta, soldan üçüncü sırada duran kişi elbette Vladimir Lenin. Ne var ki, Başkanlık Divanı’nın diğer üç üyesi genellikle bilinmez. İsimlerini soldan sağa sayalım: Gustav Klinger, Hugo Eberlein ve Fritz Platten. Bu yazıda, Komintern’in kuruluşunda ve çalışmalarında öncü rol üstlenmiş bu üç isimden kısaca söz edeceğiz.



Bu iki fotoğrafta da aynı dört kişilik Başkanlık Divanı yer alıyor.


Salonun arkasından çekilmiş bu son karede ise delegelerin bir bölümünü, Başkanlık Divanı’nı ve kürsüde konuşmakta olan Lev Trotskiy’i görüyoruz. [*]

Lenin’le birlikte Komintern’in Birinci Kongresi’nin Başkanlık Divanı’nda yer alan bu üç komünist, daha ilerleyen yıllarda Stalinist rejim tarafından “karşı-devrimci” ve “hain” ilan edildi ve öldürüldü. Kısa biyografilerine biraz daha yakından bakalım:

  • Gustav Klinger (1876-1937 veya 1943), Alman asıllı bir Bolşevik politikacıydı. 1917’de Bolşevik Partisi'ne katıldı ve 1918’de Volga Almanya Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nin başkanı olarak görev yaptı. 1919'da Komintern'in çalışmalarına aktif olarak katıldı ve 1920’de Komintern Yürütme Kurulu'na seçildi. 1937 veya 1943 yılında idam edildi. Ancak kesin infaz tarihi hâlâ netleşmiş değil.
  • Hugo Eberlein (4 Mayıs 1887-16 Ekim 1941), Alman komünist bir politikacıydı. 1906’da Sosyal Demokrat Parti'ye (SPD) katıldı ve I. Dünya Savaşı sırasında Rosa Luxemburg ve Karl Liebknecht ile birlikte parti içindeki sol kanatta yer aldı. 1916'da Spartaküs Birliği'nin kurucularından biri oldu ve 1918'de Alman Komünist Partisi'nin (KPD) kurucuları arasında yer aldı. 1921-1933 yılları arasında Prusya Parlamentosu’nda görev yaptı. 1933’te Nazilerin Almanya’da iktidara gelmesi üzerine Sovyetler Birliği'ne kaçtı ve Moskova'ya yerleşti. Ancak 1937’de, Stalinist terör sırasında tutuklandı, ağır işkenceler gördü ve 1941'de kurşuna dizilerek idam edildi.

  • Fritz Platten (8 Temmuz 1883-22 Nisan 1942), İsviçreli bir komünist politikacıydı. [**] 1906'da Riga'da patlak veren I. Rus Devrimi’ne katıldı, ancak 1908’de kaçarak İsviçre’ye döndü. 1917’de İsviçre Sosyal Demokrat Partisi'ne katıldı ve 1919'da Komünist Enternasyonal’in (Komintern) kurucularından biri oldu. Platten, Lenin’in İsviçre’den Rusya’ya dönüş yolculuğunu organize eden isimdi. Stalinist terör yıllarında tutuklandı ve 1942’de bir hapishanede vurularak öldürüldü.

Ah, zavallı Lenin! Ekim Devrimi’nin ardından uluslararası devrimci öncüyü yeniden inşa etmek için Komünist Enternasyonal’in kuruluşuna önderlik ederken, çevresinin “karşı-devrimciler” ve “hainlerle” çevrili olduğundan tamamen habersizmiş. Farkında olmadan ne kadar büyük bir tehlike atlatmış!

[*] Bu fotoğrafta delege sayısının çok fazla olmadığı dikkat çekiyor. 1919’da, iç savaşın tüm şiddetiyle sürdüğü ve emperyalist ablukanın hüküm sürdüğü koşullarda Moskova’ya ulaşmak hiç de kolay değildi. Kongrede 17 örgütü temsilen tam oy hakkına sahip 35, diğer 16 örgütü temsilen istişari oy hakkına sahip 16 delege bulunuyordu (toplam 51).

[**] Nathan Steinberger, kendisiyle 1997’de yapılan ve bu blogda çevirisini 4 Şubat 2025’te yayımladığımız söyleşisinde Fritz Platten’la ilgili şu anekdotu aktarıyor:

“(…) kolektifleştirme öncesinde köylüler arasında kooperatifleri, tarım komünlerini ve ortak mülkiyet temelinde tarımı savunan akımlar vardı. Bunlardan biri, Lenin’in teşvikiyle benim arkadaşım Fritz Platten tarafından örgütlenen İsviçre komünüydü. Bu komün, çoğu çiftçi olmayan, ancak sosyalist ütopya fikrine inanan bir grup İsviçreli yoldaştan oluşuyordu. Lenin onlara şöyle demişti: Traktörlerinizi getirin ve bu işin nasıl doğru şekilde örgütlenebileceğini gösterin.’ Başka birçok komün örneği de vardı; örneğin Christen’inki.

“Stalinist kolektifleştirme, Lenin’in düşünceleriyle çok bariz bir biçimde çelişiyordu. Zorla kolektifleştirmenin ilk adımı, komünlerin derhal dağıtılması ve mülklerinin devlete devredilmesi oldu. O dönemde İsviçre komününden sorumlu olan yoldaş, bu uygulamayı protesto etmek için doğrudan Moskova’ya gitti.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder