15 Temmuz 2025

Anatoliy Çernyayev'in 1972 günlüğünden (3)

Bir Renault yöneticisinin gözünden Sovyet otomotiv sanayii

Anatoliy Çernyayev, 1972 yılına ait günlüğünde 21 Nisan günü için aldığı notlarda dikkat çekici bir anekdota yer veriyor. Bir üst düzey Renault yöneticisi, dönemin Sovyetler Birliği Başbakanı Aleksey Kosigin ile yaptığı görüşmede, ülkenin otomotiv sanayiine dair şu çarpıcı değerlendirmeyi dile getirmiş:

“Affedersiniz ama Moskviç’in ve İjevsk’te üretilen otomobillerin seviyesi, bizim 15 yıl önce ürettiğimiz araçların seviyesinde.”

[Moskviç, Sovyetler Birliği’nde 1940’lardan itibaren üretilen ve Doğu Bloku ülkelerinde yaygın olarak kullanılan bir otomobil markasıydı. İjevsk ise hem hafif otomobillerin hem de askeri araçların üretildiği, Udmurtya bölgesinde yer alan önemli bir sanayi kentiydi. Moskviç 412, bu kentteki otomobil fabrikasında da üretilmişti.]

Moskviç 408 - Sovyet otomobil reklam fotoğrafı, 1970'ler.
Bu sözler, elbette yalnızca Fransa’da ve Sovyetler Birliği’nde üretilen otomobillerin teknik olarak karşılaştırılmasından ibaret değildi. Renault yöneticisinin bu saptamasında, Sovyetler Birliği’nde bürokratik planlamaya dayalı ekonomik yapının teknolojiye ve endüstriyel gelişmeye dair tüm iddialarına yönelik bir küçümseme de gizliydi.

Sovyetler Birliği’nde üretilen bazı otomobil modelleri –tıpkı aynı dönemde ileri teknolojilerle üretilen birçok başka ürün gibi– kâğıt üzerinde çağdaş donanımlara sahipti: örneğin OHC motorlar, disk frenler ya da ihracata yönelik güvenlik sertifikaları [*]. Ne var ki Moskviç 412 gibi modeller, üretim tutarlılığı, malzeme kalitesi ve sürüş deneyimi açısından Batılı muadillerinin daima gerisinde kaldı.

Renault yöneticisinin bu sözleri sarf ettiği 1972 yılında, Stalinist rejim otomotiv sanayiinde kaliteyi yakalayamıyor olsa da en azından hâlâ biçimi taklit edebiliyordu. Dışarıdan bakıldığında, Sovyetler Birliği’nde üretilen otomobiller –ki bu üretimin bir bölümü Fiat’la yapılan iş birliğine dayanıyordu– biçimsel olarak gelişmiş kapitalist ülkelerin otomobillerinden çok da geri görünmüyordu. Ancak aradaki uçurum sektöre özellikle 1970’li yıllarda çok büyük kaynak ayrılmasına rağmen hiç kapanmadı. Örneğin, 1980'li yıllara gelindiğinde, Lada Samara (VAZ-2108) hâlâ karbüratörlü motorlarla üretilirken, gelişmiş kapitalist ülkelerde otomobil şirketleri çoktan enjeksiyon teknolojisine geçmişti.

Bu nedenle, Sovyet otomobilleri 1970’lerin ikinci yarısında ve 1980’lerde yalnızca birer ulaşım aracı değil hem sistemin derinleşmekte olan iç çelişkilerini hem de Stalinist bürokrasinin kapitalist dünya ekonomisi içinde ulusal otarşiyi temel alarak emperyalist ülkeleri hızla geride bırakma iddiasının ne denli temelsiz olduğunu hatırlatan, mobil simgeler hâline geldiler.

[*] Sovyet otomobil üretiminde böyle bir bariz çifte standart söz konusuydu: ihraç edilmesi amaçlanan ürünlerin kalitesi yüksek tutulmaya çalışılırken, iç pazar için daha düşük standartlar uygulanıyordu.

Aynı zamanda bkz.: 

Anatoliy Çernyayev'in 1972 günlüğünden (1): Bürokratik planlamanın sefaleti

Anatoliy Çernyayev'in 1972 günlüğünden (2): Sibirya’yı emperyalist güçlere satmak

Anatoliy Çernyayev'in 1972 günlüğünden (4): Kıtlık, kolera ve Stalinist bürokrasinin yazlık sarayları

Magnitogorsk Demir Çelik Üretim Kompleksi: Sovyet sanayiinin yapısal sorunlarının bir mikrokozmosu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder