Vartan İhmalyan’ın siyasi otobiyografisi Bir Yaşam Öyküsü üzerine (2)
İhmalyan’ın siyasi otobiyografisini yazdığı dönem
Vartan İhmalyan’ın siyasi otobiyografisi Bir Yaşam Öyküsü’nü incelerken başlangıç noktası, kitabın hangi yıllarda kaleme alındığını saptamak olmalı hiç kuşkusuz. Bunu belirledikten sonra, İhmalyan’ın anılarını yazdığı dönemin siyasi konjonktürü bize önemli ipuçları sunacaktır.
Bu konuda, bizzat kitapta yer alan bilgiler dışında herhangi bir kaynağa rastlamadım maalesef. Neyse ki yazar, Bir Yaşam Öyküsü’nde, kitabı hangi yıllarda yazdığına dair okura sistematik olmayan ama oldukça faydalı ipuçları veriyor.
İhmalyan’ın anılarını 1968 yılında yazmaya başladığı anlaşılıyor. Bunu, kitabın ilk sayfalarında yer alan şu ifadeden çıkarabiliyoruz: “Şimdi şu satırları yazarken altmış beşindeyim” (s. 16).
23 sayfa sonra ise, “Bu satırları yazarken 67 yaşındayım” (s. 39) diyor. Dolayısıyla İhmalyan’ın, 1970 yılına kadar geçen yaklaşık iki yıl içinde kitabın kabaca yüzde 10’undan biraz fazlasını yazmış olduğunu anlıyoruz.
Vartan İhmalyan 1958 yılında, yani anılarını yazmaya başlamadan 10 yıl önce Varşova'da, Nâzım Hikmet'le birlikte |
Kitabın sonlarına doğru, TKP Moskova Grubu’nun 1965 yılında, TKP Merkez Komitesi ve onunla aynı anlama gelmek üzere Dış Büro’nun üçlü çekirdeği (Baştımar, Bilen ve Pehlivanyan) eliyle dağıtılmasından söz ederken, kendisinden o tarihten itibaren artık parti aidatı istenmediğini belirtiyor. Parantez içinde de “(Ben bu satırları yazarken 1979 yılının Ocak ayı)” (s. 249) diyerek tarih veriyor. Ayrıca 63 sayfa sonra, “Bugün, 20 Ocak 1979’da, elime, İstanbul’da çıkan ‘Kitle’ dergisinin 24 Temmuz tarihli sayısı geçti” (s. 312) diye ekliyor. Bu ifadeler, Ocak 1979’da anılarını hâlâ yazmakta olduğunu gösteriyor.
Kitabın son sayfasında ise şu tarih karşımıza çıkıyor: “Bugünlerde (Mayıs 1979) Brejnev’le Carter’in stratejik saldırı silahlarını kısıtlama konusunda, Viyana’da bir anlaşma bağlamaları bekleniyor.” (s. 336). Böylece İhmalyan’ın kitaba son noktayı ne zaman koyduğunu kesin biçimde saptayabiliyoruz.
Yukarıdaki tarihler bize, İhmalyan’ın kitabını yaklaşık olarak 11 yılda tamamladığını ve bu sürecin son bir buçuk yılında kitabın dörtte üçünü yazdığını gösteriyor. Ancak yazım sürecinin eşitsiz bir hızla ilerlediği açık olmakla birlikte, bu eşitsizliğin göründüğü kadar büyük olmadığını unutmamak gerekir. Zira kitabın son üçte birlik bölümünde belge niteliği taşıyan çok sayıda yazışma ve mektuba da yer veriliyor.
İhmalyan’ın anılarını, partinin Merkez Komitesi tarafından tamamen dışlandıktan birkaç yıl sonra yazmaya başladığı çok açık. İhmalyan’ın 1968 yılında kendisini ve yoldaşlarını partiden dışlayanlarla bu şekilde anılarını yazarak hesaplaşmaya girişmesi hiç de tipik bir tutum değildi aslında. O dönemde uzun yıllardır çok ağır baskılara ve işkencelere maruz kalmakta olan Türkiyeli “komünistler” arasında, yurtdışında yaşıyor olsalar bile anı yazmak kesinlikle uzak durulan bir şeydi.
1987 yılında ölecek olan İhmalyan’ın Bir Yaşam Öyküsü’nü neden 1979 yılında noktaladığına, sonraki yıllara ait siyasi anılarını neden yazmadığına dair kitapta ya da herhangi bir kaynakta en ufak bir ipucu bulamadım. Sağlık durumu dahil, birçok etken rol oynamış olabilir. Belki ileride bunun gerekçeleriyle ilgili bazı bilgilere ulaşmamız mümkün olur.
[*] 20 Kura Askerlik: “İkinci Dünya Savaşı’nın başında alınan bir kararla Hicri 1312 ile 1332 (Miladi 1895 ile 1915) arasında doğan gayrimüslimler askere çağrıldı. 48 saat içinde 26 ile 45 yaş arasındaki azınlık erkeklerinin hemen hepsi askere alındı. Yapılanlar öyle aceleydi ki polis yolda, sokakta yakaladığı kişilerin kimliklerine bakıyor ve alıp götürüyordu. Bu kişilerin bazılarına 1939 Erzincan Depremi’nde yardım olarak gönderilen kahverengi çöpçü üniformaları verildi ve inşaat işleri ile yol yapımında çalıştırıldılar. Askere alınanlar arasında ikinci, hatta üçüncü kez askerlik yapanlar, yakalanmadan kısa süre önce askerden gelmiş olanlar vardı.” (Yalçın Koçoğlu, Hatırlıyorum: Türkiye’de Gayrimüslim Hayatlar, Metis Yayınları, İkinci Basım, Ağustos 2008, İstanbul, s. 40.)
Devam edecek
Ayrıca bkz.:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder